Ho ho ho! Sevgili mistiklal ahalisi, merhaba ve mutlu yıllar! Yeni yıla Taksim’de girmediyseniz bütün yılınız evde geçecek ve Taksim’e çıkamayacaksınız derdim; ama yılbaşında Taksimde olmak biraz riskli, sizi anlıyoruz. Bu nedenle yeni yılda da yeni mekanlar sunarak bu açığı kapatmaya devam edeceğiz. Ofiste yeni yıldaki bu çılgınlığı tartışırken (evet mezun oldum ve evet çalışıyorum) şöyle bir sonuca vardık: bütün sene doğru düzgün sokak etkinliği olmayınca insanlar yılbaşında sapıtıyor’ çünkü sokak kültürümüz pek yok ve bu durum beklemedeki Börgırın Önü kavramımıza yeni bir boyut kazandırdı. İlerde netleştireceğiz. Şimdilik Çin Büfe.
Galatasaray’a doğru giderken, Atlas’ı geçince soldaki sokakta yer alan eski kır pidecisinin yerine açılmış 6 sene kadar önce. Kursa giderken arada oradan kır pidesi yerdim (Çin Büfe’den değil tabi ki) Kır Pidecisi dediysem duvarı ISO belgesi dolu, küçük ama sevimli bir pideciydi. Neyse sonra çin pidecisi* oluvermiş. Uzun süre asya mutfağına ısınamadığımdan gitmedim. Son senelerde yavaş yavaş alıştıktan sonra, başka bir arkadaşı da alıştırmak maksadıyla dalıverdim nihayet. Öncelikle büfe yazıyor diye büfe sanan olabilir, mekanımız bildiğiniz kafe. Büfe dediğin Beşiktaş, Üsküdar sahilindeki gibi olur. Belki alan dar diye öyle isim verdiler, bilemiyorum.
Alıştırma yani deneme modunda olduğumuz için, 4 kişi, ortaya karışık usulünde beslendik. Ne yediğimizi diğer arkadaşlar yardımıyla yazıyorum: Acılı ekşili çorba(2), çin böreği(10), karışık sebze(50), general tso(39), fasulyeli dana(141), karidesli ve sebzeli noodle yani erişte(75-71). Genel olarak güzeldi. Özellikle denemek için yanıp tutuştuğum Kızarmış Dondurma (84) beni arkadaşlara mahcup etmediği için mutluyum. O nasıl bir şey diyenler için tavsiyemdir. Yasemin çayı da güzel fakat tavşan kanının yanında ılık su gibi kalıyor biraz. O numaralar ne, o kadar mı çok yediniz diyenler için söylüyorum; sipariş numaralarını verdim ki ararsanız zorlanmayın.
Mekana dönecek olursak, küçük, uzunlamasına, kırmızı, bol soslu bir mekan. Servisini beğendim. Tuvaleti için önemli bir uyarım var: Kapıyı kapatmayı unutmayın çünkü tam dükkanın ortasına bakıyor. Yanlışlıkla açılsa çin işi-japon işi olursunuz benden söylemesi. Bir de ne çok ayna var tuvalette! İnsanın işerken bir ağaç figürünün içinde kendini görmesi Çin kültüründe çok hayırlı bir şey olsa gerek.
Sonuç olarak tatlısını deneyin dediğim, kişi başı 30 liraya yediğimiz bir mekan; ama Maslak’ta şubesi olması üzücü. Biraz daha İstiklal’e özel olabilir misiniz acaba?
Meraklısına: web | mail | twitter | face | ekşi | mekanist
- Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Çağdaşlarından Mektuplar – Biz Mektup Yazardık @İş Sanat / Son Gün 20 Haziran - 11 Mayıs 2015
- Köfteci Hüseyin - 10 Mayıs 2015
- Yüzyılların Yüz yılı @SALT Beyoğlu / 10 Mayıs Son - 11 Nisan 2015
numaraları nereden hatırlıyorsun yahu?