Bir aydınlatma gördüm hayatım değişti. Abarttığımı düşünüyorsunuz muhtemelen fakat işin aslı öyle değil. Gidin yerinde görün, yenilenen Bambi…
Bir pazar gününde daha cancağızlarımla buluşmuştuk ki, karnımızın daha doğrusu karnımın aç olduğunu fark ettim(k). Dilli kaşarlı tost yemek için girdim, fakat sonrasında ne yedim hiç bilmiyorum, en son bir ıslak hamburger yediğimi ayrımsıyorum o kadar. 3 tane birbirinden sıkıcı, ukala ve gıcık mimar, duvarlarda kullandıkları malzemenin ne olduğu tartışırken ve de onun ne olduğunu çözemezken gözüm bir anda önce karşımdaki sonra da tepemdeki aydınlatmalara takıldı. Aldı mı beni bir gülme krizi? Aldı. Hayatımda hiç Japon kerhanesi görmedim, çok metini duydum fakat burası orası olmalı.
Tezgahın altında bulunan kırmızı huzmeler ve tepemizdeki sarımtırak ışık. Bir de bunlara Bambi’nin meşhur meyvelerinin ve taze sıkılmış meyve sularının renk cümbüşünü ekleyin ve işte Milliyetçi Hareket Partisi’nin ay pardon, yenilenen Bambi’nin yeni hali. Gidin görün yerinde taze sıkılmış olarak.
Muhakkak tuvaletleri daha kullanılabilir, temiz olmuş olmalı, olmalı diyorum çünkü girdiğim şokun etkisinden sıyrılamadığım için yerinde taze sıkılmış olarak göremedim. Zamanında Nevizade dönüşlerinde mazot istihkakımızı almışken işemek için girdiğimiz mekanımızdı orası bizim, şimdi böyle bir durum olduğunda kapısından içeri girsem çişim içime kaçacak sanki.
Daha keyifli mekanlarda görüşmek arzusuyla…
- Ca’d’Oro – SALT Galata - 2 Nisan 2012
- Bambi Büfe - 29 Şubat 2012
- Ghetto - 14 Aralık 2009
Menünün güdüklüğüde bir gariptir. Lüks restoran menüsü uzunluğunda; ama metinler klasik Bambi boyutunda. Yarısı boş 🙂
meraklandım şu an. en son şişenin dibini gördüğüm zaman gidip kapalı bulmuştum. hafta sonu uğramalı ve elbette atom içmeli!
o değil de şişenin dibi deyince aklıma geldi. alkollüyken o ışıklar altında araba farı görmüş tavşan gibi olur insan.