Mistiklal Sevgililer Günü: Yalnızlar için 14 Şubat 2014

ist2

Türkcell de olmasa kim mesaj atacak?

Sevgili kel-aynaklar merhaba! Sevgililer Günü dosyamızın çiftler için olanını okuyan ve çift olanlar üzerine alınmasın lütfen. Ben sırma gibi saçlarımla bana bile “benim başım kel mi?” duygusunu yaşatan bu muzır* günün mahalle baskısını yaşayan kardeşlerime sesleniyorum: Korkmayın, “yalnız” değilsiniz!

Bu dosyada “yalnızlığın tadını çıkarmak isteyenlere” ve “romantik başlangıç arayanlara” çeşitli önerilerde bulunacağım. (Bu arada saç ve sırma diyince kadın sananlar için hatırlatayım: My name is Hüseyin.)

Yalnızlık hali ve İstiklal önerileri

  1. Evden çıkın ve ara sokaklarda dolaşın. Zaten bizim işimiz sizi “Beyoğlu’na çıkarmak”. Biliyorum hava soğuk; ama kaloriferle ısınmaktan iyidir. Ha birde mümkünse İstiklal’i denemeyin, çünkü kestaneci bile midyeciyle el ele olabilir. Aşk her yerde vesselam.
  2. Üşüdüğünüzde Robinson Crusoe 389‘dan kitap alın ve Journey‘de okuyun.
  3. !f (if) Bağımsız Filmler Festivali yeni başlamış olacak. Bağımsızlıkta bir nevi yalnızlıktır. Belki biriyle tanışırsın ha ha? (not: bileti şimdiden almalısın, kaldıysa tabi)
  4. Cuma’ya denk geldiği için yapabilir misin bilemem ama çalışmıyorsan benim için Cuppa‘da kahvaltı yap, gazetedeki bütün köşe yazarlarını oku.
  5. Kararköy’e in, Karabatak‘ın üst katında çoktandır ertelediğin işlerini bitir; ders çalış, araştırma yap…
  6. Kültürel olsun yalnızlığım dersen, Salt Galata’da yeni sergi başladı. Git ‘arşivi parçala’ !
  7. Yalnızlığın tadını yalnız arkadaşlarınla çıkarmak istersen ne yapabilirsin? Onları Me Gusta Pera‘ya çağır, biraz efkar dağıtsınlar. Sakin bir yer zaten, grup yoksa tabi…

Sıra geldi “seviyorsan git konuş bence” önerilerine

14 Şubat’ı anlamlandırmak, ortamdaki elektriği akıma çevirmek istiyor; ama nasıl yapsam-etsem bilmiyorum diyorsanız nacizane tavsiyelerime kulak verebilirsiniz. Olayı Dr. Hitch‘e çevirmeden nasıl yazacağım, hayırlısı.

  1. Hem bu yazıda hem de Sedef’in yazısında bir dolu öneri var. Birisi için davet edin. (O da lütfedip gelsin bi zahmet)
  2. Onlar içine sinmediyse… (ki gözün doysun) Ja’dore ya da La Fontana Di Trevi romantizm üzerine kurulu mekanlar. Birinin adı aşk çeşmesi, diğeri çikolatacı. Ben daha n’apayım!
  3. Saint Antoine kilisesine gidin, mum dikin. Belki ilk mum ışığınız olur, kim bilir!
  4. Değişik bir mutfak deneyin. Birlikte bir şeyler keşfetmek bence en güzeli. Mesela Parsifal!
  5. Her gün twitter hesabımızda bir dolu tiyatro haberi paylaşıyoruz. Birine bilet alın. Çünkü #tiyatroiyidir
  6. Mano Burger‘de hamburger yiyin. Yemesi zor bişey ve kibar olmanız gerekmiyor.
  7. Demirören AVM’nin önünde durup küfredin. Ortak şeylerden nefret etmek sizi yakınlaştıracaktır.

Daha da yazılır lakin 7 güzel rakam sevenler için (çaktın?). O değil de beyaz macbookta yazarken nar yemek ne zormuş.

Şimdiden mutluluklar!

 

Hüseyin
Takip et!

Bir yanıt yazın