Bu Sayfa Bilerek Boş Bırakılmıştır / Franz Thalmair 19 Mart-17 Mayıs @Akbank Sanat

20140321-150138.jpg

Nasılsınız Mistiklal Dostları? Bizim çok canımız sıkılıyor bugünlerde…  Çalkalanan ülke gündemi ve sosyal medya yasakları içinde bunalıp duruyoruz. Seçim stresi  de ayrı gerginlik yaratıyor. Neyse sizi biraz bunlardan uzaklaştırmak için bir sergi haberini verelim istedik.

Bu aralar  Mistiklal’e hiçbir şey yazamıyorum yazamıyorum diye dövünürken (reklamlarda hacıyatmaz gibi dövünen benim evet), karşıma Yazma Eylemi‘ni merkeze alan bir sergi çıkıverdi. Dedim ki; Sedef hadi hemen yaz sen bunu (Kendinden Sarıgül gibi bahsetmek ekolü):

Akbank Sanat‘ın düzenlediği Uluslararası Küratör Yarışması 2013 Birincisi Franz Thalmair sergisi 19 Mart itibari ile başlamış durumda. Thalmair bu sergiyi Vilém Flusser’in Yazma Eylemi (The Gesture of Writing) adlı makalesinden kavramsallaştırmış. Flusser’i daha çok fotoğraf üzerine felsefe metinlerinden hatırlayanlar olabilir, Türkiye’de çok fazla bilinen bir yazar değil. Tanıtım metnine göre bu sergi yazma eylemi üzerine yapılan geniş çaplı araştırmalara dayanan sergilerinin ilki olacak, yani to be continued diyor kısaca bize Akbank Sanat. Sizi basın bültenlerinin sergi ile alakalı kısmıyla baş başa bırakıyorum:

Bu Sayfa Bilerek Boş Bırakılmıştır

Küratör: Franz Thalmair

Sanatçılar: John Baldessari, Fiona Banner, VALIE EXPORT, Kenneth Goldsmith, Wade Guyton, Daniel Hafner, Marianne Holm Hansen, Bethan Huws, Joséphine Kaeppelin, Michael Kargl, Ulrich Kehrer & Agnes Miesenberger, Jörg Piringer, Falke Pisano, Stefan Riebel, Karin Sander, Ignacio Uriarte, Anita Witek

— Sergi Vilém Flusser’ın The Gesture of Writing metnine dayanmaktadır

19 Mart – 17 Mayıs 2014

Vilém Flusser’ın Yazma Eylemi adlı makalesinin daktilo edilmiş orijinal taslağı serginin tematik ve biçimsel, estetik temelini oluşturur. Bütünlüklü bir parça yazının oluşmasını sağlayacak temel koşullardan bahsederken, filozof “yazmak için beyaz bir sayfa gibi boş bir yüzeye, sayfanın beyazlığıyla tezat oluşturacak bir madde barındıran bir enstrümana, alfabenin harflerine, bu harflere anlam kazandıracak bir konvansiyona, ‘imla’= doğru yazıma, ‘gramer’ denen, söz konusu dili düzenleyen kurallara, bu dilde ifade edilecek bir düşünceye, ve o düşünceyi ifade etme dürtüsüne” ihtiyacımız vardır der. Yazma eylemini geniş anlamda kültürel olarak yüklü bir davranış olarak ele alan sergi sanatsal, edebi, hem de küratöryel ve editöryel eylem alanlarını kapsar ve bir araya getirir.

 

P.S. Bize bir ayakkabı kutusu verin Türkiye’yi yerinden oynatalım (Arşimet Stayla).

Sedef Can

Bir yanıt yazın