Safi Meyhane

IMG_4293.JPGNe zaman önünden geçsek burası ne kadar da cici diye düşündüğümüz bir yerdi Safi Meyhane; nihayet geçtiğimiz hafta ziyaret etme şansı bulabildik! Cumartesi akşamı olduğu için biz rezervasyonumuzu yaptırıp gittik, mekan bayağı geniş ama yine de siz siz olun rezervasyonsuz gitmeyin derim, hele hafta sonu Beyoğlu’nun hali malumunuz.

Safi Meyhane Meşrutiyet Caddesi’nin sonlarında yer alıyor, Şişhane Metrosuna gelmeden hemen önce sağınızda göreceksiniz bulması kolay kısacası. Hemen mezelerle açılışı yapıyorum; barbunya, patlıcan salatası, kavun, kaskarikas, fava, Girit ezmesi ve Halep köfte söyleyerek rakıya giriştik. Rakı demişken Efe yoktu, Tekirdağ’a talim ettik mecburen. Dikkat edeceğiniz üzere haydari yine yok siparişimizde, havalar çok sıcak diye mi nedir yoğurtlu meze bulmak dert oldu resmen. Biz denemedik ama deniz ürünlerine düşkün olanlar için marine levrek ve ahtapot salatası gibi seçenekler var meze menüsünde.

Girit ezmesi’ni ben yiyemedim, peyniri benim için ağırdı açıkçası ama yiyen memnun kaldı. Kaskarikas’ı (bazı yerlerde kaşkarikas olarak da geçiyor) ise ilk kez denedim, kabağın kabuklu halde soğan ve kuş üzümüyle kavrularak pişirildiğini düşündüğüm enteresan bir mezeydi. Biraz araştırınca gördüm ki Sefarad Yahudilerinin yaptığı bir lezzetmiş bu. Limonlu da olduğu için ekşili bir tadı var, ben çok sevdim. Sebze ağırlıklı meze sevenler için güzel bir seçenek diyebilirim. Kavunun, barbunyanın ve patlıcanın tadı tuzu terindeydi. Fava ise biraz sulu ve yumuşak kıvamlıydı, ben daha katı halde tercih ediyorum. Bu arada ekmeklerini kendilerimi yapıyorlar bilmiyorum ama gerçekten çok beğendik (üstelik sıcaktı!). Hatta normalde meze ile sevmem ekmek yemeği fakat tadı o kadar güzeldi ki kendimi durduramadım

Gelelim beni can evimden vuran mezeye: Halep Köfte. Başta kararsız kalmıştık ama iyi ki de söylemişiz! O ne güzel bir şeymiş yahu, utanmasam başında çifte telli oynardım, ismine akrostiş yazar, adına bercesteler düzerdim. İrmik ve bulgurdan yapıldığını öğrendiğim yine bol ekşili bir mezeydi, bir an önce tarifi üzerinde tecrübe kazanıp evlerde sofralara dahil etmek lazım diyorum.

IMG_4299.JPG

Ara sıcak olarak, çöp şişte mantı söyledik ki zaten hakkında okuduğumdan gayrı merak ediyordum tadını. On numara beş yıldız veriyorum buradan kendisine. Hem çok hafif bir tadı vardı, hem de lezzetliydi. Ana yemeklere biz her zaman olduğu gibi bulaşmadık, rakıyla pek sevmiyoruz. Zaten menünün o bölümünde seçenekleri sade tutmuşlar ama balık, tavuk ve et var yani artık siz hangisini tercih ediyorsanız.

Tatlı olarak ben daha menüye ilk baktığımda gördüğüm rakılı dondurmayı sipariş ettim. Benim çok hoşuma gitti ama herkesin favorisi olabilecek bir şey değil. Mayhoş bir tadı var, hafif de kavun esansı bırakıyor ağızda. Bir de irmik helvalı dondurma söyledik, o da güzeldi fakat porsiyonu ufak yani yiyeceğiniz zaman tek kişilik olarak değerlendirin onu.

Servis başta daha iyiydi, ancak sonradan ortam kalabalıklaştıkça biraz sıkıntı oldu diyebilirim. Klimalar güzel çalışıyor, terlemeden yaz günü rakınızı içebiliyorsunuz. Hesap adam başı 85 TL civarı geldi. Beyoğlu’nun diğer meyhanelerine göre bir gömlek pahalı ancak Meşrutiyet Caddesi’ndeki fiyatlara göre makul diyebiliriz. Tuvaletler gayet özenli ve temiz. Bir daha gider miyim kesinlikle evet, hatta deneyemediğim mezeleri bile not aldım: vişneli yaprak sarma, tahinli köz kırmızı biber, semizotlu haydari, Çerkez tavuğu ve imambayıldı artık bir dahaki seferimize kaldı. Size de gönül rahatlığıyla öneriyorum, şimdiden afiyet olsun!

Meraklısına: web | facebook | twitter ekşi

P.S. Öne çıkan görsel Safi Meyhane’nin kendi sitesinden alıntıdır.

Sedef Can

Bir yanıt yazın