Demet Evgar’ın öncülüğünde kurulan sanat üretim atölyesi Pangar ile Yiğit Sertdemir ve Kumbaracı50’den anımsayacğaınız Altıdan Sonra Tiyatro‘nun ortak yapımı Kral Soytarım Lear Ocak ayında Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde olacak.
Lear’ı nasıl bilirsiniz efendiler?
Yiğit Sertdemir’in Shakespeare’in ünlü tragedyalarından biri olan Kral Lear‘dan uyarlayarak yönettiği oyun, bu kez hikayeyi soytarıların gözünden anlatıyor. Pek bildiğimiz tarzda bir Lear izlemeyeceğiz anlayacağınız. Bir yandan mask oyunculuğu, bolca müzik ve kuvvetli bir görselliğin harmanlandığı sahne, seyirciyi de zamanlar üstü bir yere götürecek gibi duruyor. Oyuncular içinse bambaşka bir deneyim olduğunu varsayıyorum bu kadar makyaj ve maske ile oynamanın.
Üslup ile hayatta kalmak
Soytarılık kendi içinde bilgeliği barındıran bir kavram çünkü modernite öncesi sistemde yönetene ayna tutabilen tek kimlik soytarıdır. Bir yandan soytarının kralın yüzüne gerçekleri söyleyebilme özgürlüğü varken diğer yandan üslup meselesi onun hayatında herkesten çok daha önemlidir. Çünkü soytarı gerçekleri söylemekle yükümlüdür ancak bunu yaparken aşırıya kaçtığı vakit kellesi gidebilir yani soytarılar üslup ile hayatta kalırlar.
Bu sebepten tarihsel olarak da hep ilgimi çeken bir karakterdir soytarı, böyle bir oyunun ortaya çıkması ise ayrı bir heyecan meselesi oldu kendi açımdan. Çok yetenekli oyuncuları harika bir uyarlamada bir araya getirmişler, biz bir an önce gidip izleyeceğiz, size de şiddetle öneriyoruz.
Bu güçlü ve şimdiye dek belki de binlerce kez sahnelenmiş oyun, bir tragedya. Ancak biz yolculuğumuza, Lear’ın ve çevresindekilerin hikâyesini; Lear’a en yakın kişi olan, bütün gerçekleri ve fikrini hiç çekinmeden dillendirebilen, fakat her nasılsa oyunun bir yerinde kaybolan ve bir daha adı bile geçmeyen, Soytarı’nın gözünden başladık. Oyunun o bilinmedik anında kaybolan Soytarı, yanına aldığı bu hikâyeyi, başka soytarılarla yeniden anlatmayı seçse; Lear’ın yaşadıklarını, hem de kendi gözünden paylaşmayı tercih etse, ortaya ne çıkardı? Bu nedenle oyunu grotesk dille yeniden yaratmak ve seyirciyle “soytarıca” bir Lear hikayesini paylaşmak istedik. Groteskin o acıtıcı gerçekliğiyle baş başa kalmak… Jan Kott, Çağdaşımız Shakespeare adlı kitabında şöyle der: “Tragedya rahiplerin, grotesk soytarıların tiyatrosudur.” Belki de yapmaya çalıştığımızı en iyi özetleyen sözleri de buradan yola çıkarak dillendirebiliriz: “Biz, ‘Kral Lear’ı rahiplerden çalıp, soytarılara teslim ettik…”
Yiğit Sertdemir
Oyun tarihleri: 5-6/19-20 Ocak 20.30
Yer:Kadıköy Halk Eğitim Merkezi
Adres: Bahariye cad. No.39 Kadıköy Gişe tel:0216 336 29 07
Biletler Biletix ve sahne gişesinde
Soytarım Lear
Yazan: W. Shakespeare
Uyarlayan-Yöneten: Yiğit Sertdemir
Sahne Tasarımı: Candan Seda Balaban
Müzik:Tuluğ Tırpan
Kostüm, Maske, Kukla, Makyaj Tasarımı: Candan Seda Balaban
Işık Tasarımı: Yüksel Aymaz
Ses Düzenleme: Meriç Şeker, Aras Tüysüz, Okan Yalabık
Oyuncular: Berkay Ateş, Demet Evgar, Okan Yalabık, Sezin Akbaşoğulları, Tomris İncer, Umut Kurt, Yiğit Sertdemir
Akordeon: Hakan Ali Toker
Kontrbas: Aydın Balpınar, Çiğdem Tachouli
Meraklısına: web | facebook | twitter| ekşi
- André Manoukian Quartet @Fransız Sarayı Bahçesi/ 10 Temmuz 2015 - 4 Temmuz 2015
- “Onlar” İpek Duben @SALT Galata / 28 Nisan – 28 Haziran - 3 Mayıs 2015
- Tiyatro Alesta Nisan 2015 Programı - 2 Nisan 2015
