Nazlı’nın Defteri / 30 Nisan-10 Temmuz @AnaMed

20140611-122044-44444650.jpg
Mayıs’ın başından beri yazmak istiyordum Nazlı’nın Defteri’ni fakat bir türlü fırsat bulamadım. Üstelik ilk açıldığı hafta gezmiştim lakin yoğun final dönemi yüzünden erteledikçe erteledim. Çok mu geç kaldım acaba derken serginin 10 Temmuz’a kadar süreceğini öğrenince oturdum bilgisayarın başına.

Sergi, İstiklal Caddesi’ndeki Merkez Han’da, Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi’nin (AnaMed) girişinde yer alıyor. Bilmeyenler için hemen Odakule’nin karşısı diye de tarif edelim. Bu arada Merkez Han yazınca orayı ayrıca bir yazıda incelemem gerektiğinin de farkına vardım, binanın tarihi üzerine bir yazıyı şimdiden beklemeye başlayın derim:)

Kimdir bu Nazlı Hanım ile başlayalım; Nazlı, Osman Hamdi Bey’in son çocuğudur. Aileye biraz geç katılan bir çocuk Nazlı zira doğduğunda Osman Hamdi Bey 51 yaşındaymış. Biraz torunu gibi olmuş sanırım Hamdi Bey’in, hem vakit geçirmek hem de sevmek için diğer çocuklarına oranla daha çok zaman ayırmış. Örneğin, çocukları içinde en çok Nazlı’nın portresini yapmış.

Serginin etrafında şekillendiği karakter Nazlı, peki bu defter nedir? 1907-1908 yılları arasında Nazlı bir ziyaretçi defteri tutuyor. Tanıştığı, rastladığı ve evlerinde ağırladıkları insanların ufak birkaç not ya da bir atasözü yazarak imzaladıkları bir defterdir bu. Tamamen keyfi ve şans eseri oluşmuş bir belgedir yani. Küratör Edhem Eldem’in de belirttiği üzere bu sergi aynı zamanda tek bir belge üzerinden yapılmış tarih yazım denemesi. Biraz da sınırları zorlamak burada yapılan aslında, tek bir belgeden nereye gidebileceğini görmeyi denemek.

Defter Osman Hamdi Bey ‘in hayatı ve çevresi hakkında epeyce bilgi veriyor. Eldem’de bu insanları tek tek birer portre olarak sergileyecek ve aralarındaki ilişkileri gösterecek şekilde tasarlamış sergiyi. Bu arada orijinal defter bir camekânda sergileniyor, tüm sayfaları ise dijital olarak okumak mümkün. Ayrıca serginin aile fotoğraflarıyla desteklenmesi de çok güzel olmuş.

Dönemin entelektüel çevresi hakkında bilgi edinmek için bu sergi güzel bir fırsat. Bu insanlar kimdi, eğitimleri neydi, nerelerde oturuyor ve nasıl bir yaşam sürüyorlardı… Nazlı’nın Defteri bu sorulara cevap arayarak tarihe bir parça ışık tutuyor, bu da sergiyi gezmeyi daha keyifli hale getiriyor.

P.S. Gideceklere ufak bir not, sergide mutlaka o müzik kutusuna dokunun ve dinleyin, melodi çok hoşuma gitti! (gerçi biraz ürpertici onu da belirteyim sonra kızmayın:))

20140611-122215-44535195.jpg

Sedef Can

Bir yanıt yazın